Перевод: с турецкого на все языки

со всех языков на турецкий

uzak yer

См. также в других словарях:

  • uzak — sf., ğı 1) Gidilmesi çok süren, çok ötelerde bulunan, ırak, yakın karşıtı Mualla, uzaklardan bir ses duyar gibi oldu. P. Safa 2) Arada çok zaman bulunan Uzak bir gelecekte neler olacağı bilinmez. 3) Eli, gücü veya hükmü yetişmez O böyle işlerden… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uzak göçüşme — is., dbl. Yan yana bulunmayan ünsüzlerin yer değiştirmesi, uzak metatez: ödünç > öndüç, lanet > nalet, zerdali > zeldari vb …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • BASİTA — Uzak yer …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • BATİN — Uzak yer. * Şişman …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • gurbet — is., Ar. ġurbet Doğup yaşanılmış olan yerden uzak yer, gurbetlik Ben gurbette değilim / Gurbet benim içimde. K. Kamu Birleşik Sözler gurbet eli diyarıgurbet Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller gurbet acısı gurbet çekmek gurbete çıkmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ölü nokta — is. Gözden uzak yer …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cehennemin bucağı (veya dibi) — çok uzak yer ... inerseniz çok büyük sevaba girmiş olursunuz. Yoksa bilirsiniz ki ben, cehennemin bucağı olsa giderim... O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dünyanın öbür ucu — çok uzak yer …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ZEVRA' — Bağdat. * Dicle nehri. * Eğri ve eğilmiş nesne. Yay. * Derin kuyu. * Uzak yer …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HALCE — Uzak, ırak yer, baid …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MEKÂN-I BAÎD — Uzak mekân, uzay yer. (Mekân ı baîd, yâni: İmanın faide vereceği teklif zamanı, teklif dünyası geçtikten, azab gelip çattıktan sonra iman, iman ı yeis faydasızdır. E.T …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»